9 Haziran 2015 Salı

KIRMIZI DUDAKLI YARASA BALIĞI

KIRMIZI DUDAKLI YARASA BALIĞI
Su altı yaşamında zaman zaman görenleri şoka sokan tuhaf canlılara rastlanıyor. Bu ilginç canlılardan birisi de etli iri dudağına kırmızı ruj sürülmüş gibi duran yarasa balığı.
Ağırlıklı Coca Adası Galapagos Adası civarında görülen Yarasa balığının inanılmaz bir yönü var. Bu balık 4 yengecini ayak gibi kullanıyor ve su altında 4 ayakla yürüyebilen tek balık türü. Kırmızı dudaklı yarasa balığı dünyadaki dört yüzgecinin üzerinde yürüyen tek balık.
bat_fish2 Yürümek için tasarlanmış yüzgeçleri, tuhaf görünüşlü burnu ve büyük kırmızı dudakları ile balığın son derece ilginç bir görünümü var. Yarasa balıklarının kumun üzerinde bir insanın yürümesi gibi dolaşabilmelerini sağlayan organları göğüs yüzgeçleri. Bu yüzgeçlerini kullanarak yarasa balıkları okyanus zemininde rahatça ayakta durabiliyor ve yüzgeç uçlarının üzerinde yürüyor. Fener balıklarında olduğu gibi yarasa balıklarının da burunlarının altında, diğer balıkları kandırmak için olta olarak kullandıkları küçük deri parçaları var. Yarasa balıkları etçil hayvanlar.

8 Haziran 2015 Pazartesi

BUKALEMUN

Bukalemun
Sürüngenler sınıfının Chamaeleonidae familyasından belli etmek istedikleri duygulara göre renk değiştirebilen, omurgalıhayvanlar ortak adı.
Birçok yönden kertenkelelerden farklılıkları bulunduğundan, bazı bilim insanları kertenkeleleri Rhiptoglossa alt takımına dahil ederler. 
Özellikler 
Chamaeleonidae familya'sını diğer kertenkelelerden ayıran en önemli özellik, ayakların, dilin ve gözlerin alışılmadık biçimleri ve renk değiştirme özelliğidir. Vücutları yanlardan basıktır. Dilleri boylarının yaklaşık 1-1,5 katı uzunluğunda, hareketli ve yapışkandır .Bir jet uçağıyla kıyaslanırsa bukalemunların dilleri jet uçağına oranla 5 kat daha hızlıdır. Gözler bağımsız hareket eder, biri yukarı bakarken diğeri aşağıya bakabilir. Göz kapakları kalındır. Kolaylıkla renk değiştirirler. Derilerini sarı, yeşil tonları, kırmızı tonları, kestane rengi ve siyaha çevirebilirler, benekler, çizgiler oluşturabilirler. Uzunlukları 8-60 cm arasında değişse de genellikle 30 cm civarındadır. Çok yavaş yürürler. Ayakları ve kuyrukları dalları kavrayabilir.

6 Haziran 2015 Cumartesi

ARI

Arı
 Zar kanatlılar takımına ait Apoidea familyasını oluşturan tüm böcek türlerine verilen isimdir.
Zar kanatlıların özelliği; içinde enine ve boyuna damarcıklar bulunan ve iki çift saydam zar şeklinde kanatlarının olmasıdır. Arıların vücudu baş, göğüs ve karın olmak üzere üç kısımdan meydana gelir. Vücutları yumuşak yapıdaki yoğun bir kıl örtüsüyle kaplıdır.
Bir bal arısı kolonisi yıllık 15-75 kg polen tüketir. Ayrıca günlük yaşamlarını sürdürmek adına 1 kg bal üretmek için 8 kg bal tüketirler. Ayrıca günlük 200 gram suya ihtiyaç duyabilirler.

5 Haziran 2015 Cuma

Kertenkele



Kertenkele (Lacertilia) alt takımının, özellikle özkertenkelegiller (Lacertidae) familyası türlerinin genel adı.





Kertenkeleler alt takımının; özkertenkelegiller, gekogillervarangilleragamagilleriguanagillerboncuklukertenkelegiller,köryılansıgiller gibi familyaları vardır. Kertenkelelerin bugün dünya üzerinde 3000'den fazla türü mevcuttur. Soğuk iklime fazla dayanıklı olmadıklarından genel olarak çöllük bölgelerde ve tropikal kuşakların kurak kısımlarında çok boldur. Yer altında, ağaçlar üzerinde yaşayanları olduğu gibi, havada uçanları, suda yüzenleri, renk değiştirebilenleri de boldur.
Uzunca ve yuvarlakça olan vücutlarının üzerleri pullu veya pürtüklüdür. Çoğunlukla dört ayaklı ve pek azı iki ayaklı veya tamamen ayaksız olurlar. Her ayakta beşer adet parmak ve uçlarında gelişmiş tırnakları bulunur. Karın pulları sırt ve yanlarda olanlardan daha iridir.
Kertenkelelerin büyük çoğunlunda göz kapakları vardır ve çoğunda hareketlidir. Gekogillerde ve Amerika'da yaşayan Xantusiidaefamilyasının bireylerinin ise göz kapakları, kenarlarından birleşmiş olup, saat camı gibi saydam ve hareketsizdir. Yine Scincidae familyasından Ablepharus cinsi ve Lacertidae familyasından Ophisops cinslerinde gözkapağı birleşmiş olup sabittir. Yer altında yaşayan türlerin haricindekilerin dışkulak delikleri mevcuttur. Bazılarının ağaçlara asılmaya yarayan ince uzun ve kuvvetli kuyrukları vardır.
Kertenkelelerin kuyrukları koptuğu zaman bir ayı geçmeyen bir zaman içinde yeni bir kuyruk meydana gelir. Yalnız bu yeni yetişen eskisi gibi olmayıp pul, renk ve yapı bakımından farklıdır. İlk kuyruktaki gibi omurgalar yoktur. Yeni kuyruğa kıkırdak dokusundan bir yapı destek olur. Bunda pullar gayri muntazam olup derideki desen meydana getiren boyalar da yoktur. Kuyruk kopmadan kırılırsa o yerden yeni bir kuyruk uzar. Böylece çatal kuyruk meydana gelir.
Böcekakrep, çokbacaklılar ile beslenen kertenkelelerin kasla hareket eden ileriye uzanan dilleri, avları yakalamada en büyük silahlarıdır. Dil üzerindeki yapışkan tükrük, avı yakalayıp bırakmamada yardımcı olur. Çene içerisine oturtulmuş dişleri vardır.
Dişiler, yazın toprağın içine veya bir taşın altında çengel tırnaklı ayaklarıyla açtıkları çukurlara yumurtlar. Kış mevsiminde deliklerinin içinde ilkbahara kadar kış uykusuna yatarlar. Soğukkanlı olduklarından taşlar üzerinde güneşlenmeyi severler. Yakınlarından geçen böceklere saldırarak beslenirler. Renkleri yaşadıkları ortamlara uyduğundan kolay fark edilmeyip, yırtıcı kuş ve yılanlardan kolayca kurtulurlar. Tehlike anında kuyruklarının son kısmını kopararak hızla bir yarığın içine dalıp gözden kaybolurlar. Böcek ve kurtlarla geçindiklerinden insanlar için faydalı sayılırlar.
Amerika'da yaşayan kuyrukları küt Helodermatidae familyasının iki türü mevcuttur. Derileri boncuk biçimli yuvarlak pullarla kaplı olduğundan boncuklu kertenkele olarak da bilinirler. Uzunlukları bir metreyi bulur ve her iki tür de zehirlidir. Ancak zehir iletim mekanizmaları fazla gelişmemiş olduğundan insanlar için fazlaca tehlike oluşturmazlar.

Kobra

Kobra
 Elapidae familyasında yer alan çeşitli yılan türlerinin ortak adı. Genelde Asya Avustralya ve Afrika'nın çöllerinde ve tropikbölgelerinde yaşarlar.
Asya'da, Afrika ve Arabistan'da yaşayan çöl kobrası (Walterinnsa eagyptia) çok zehirlidir. Türkiye'de bulunmayan yılan türlerindendir. Boyu ortalama 1,2 metre olurken bazen 2 metreye de çıkabilir. Kral kobra türü ve Hint fakirlerinin oynattığı gözlüklü yılan en çok bilinen kobra türleridir.Kobranın uzunluğu genellikle 1,2 metre ile 5,8 metre arasında değişir. Zehirli dişleri öndedir. Zehri sinir sistemine yöneliktir ve genellikle felç edicidir. Mısır kraliçesi Kleopatra'nın kendini bir kobraya sokturarak intihar ettiği rivayet edilir. Kobra kızgınlık anında boynunu şişirebilme özelliğine sahiptir. Bu rakibinin ya da avcısının gözünde daha büyük gözükmek için geliştirdiği bir savunma yöntemidir. Kobralar, başlarını yukarıda tutarak ürkütme ve saldırı pozisyonuna geçmeleriyle ünlüdürler.

2 Haziran 2015 Salı

Peygamberdevesi

Peygamberdevesi 
Mantodea alttakımında yer alan ve hamam böcekleriyle birlikte Dictoptera takımını oluşturan yaklaşık 1.800 böcek türünün ortak adıdır. Tropik ve sıcak bölgelerde yaşayan, başka böcekler üzerinden beslenen böcek türlerinden oluşan birfamilyadır. Bazı uzmanlar Dictyoptera’nın bu iki alttakımını takım düzeyinde sınıflandırırlar. Bu türlerin çoğu tropikal ve subtropikal bölgelerde yaşar.

Özelikleri
Peygamber develeri yavaş hareket eden ve öngöğüs bölütleri çok uzamış olan böceklerdir. Ön bacaklarının birbirini eklemlenen biri dikenli iki uzun parçası (uyluk ve kaval kemikleri) kıvrıldığında avlarını yakalayıp parçalayan bir kıskaca dönüştürür. Peygamber devesi genellikle canlı böceklerle beslenir fakat protein ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamadıkları zamanlarda memeli sınıfından olancüce fare ve sinek kuşu yediklerine de rastlanmıştır. Vücutları uzun ve incedir. Üçgen kafa yapıları vardır. Ergin mantid, genelde 5 ile 13 cm arasındadır. Erkekler dişilerden daha küçüktür. Erkeklerin göğüsü 8 segmente dişilerinki ise 6 segmente ayrılır.

1 Haziran 2015 Pazartesi

Vaşak

Vaşak
Kediye benzemekle birlikte normal kedi ağırlığından 5 kat daha ağırdırlar. En irileri 30 kg civarında olan bayağı vaşaktır. Kulakları normal kediye kıyasla daha uzun ve uçları tüylüdür. Kış bastırdığında ise sadece kulaklarının üzerindeki tüyler değil tüm vücudu kalın bir tüy tabakası ile kaplanır. Adeta kışın gelmesi ile mantolarını giyerler. Patilerinin genişliği karda yürümelerini kolaylaştırır.Afrikalı vaşaklar, vücuduna oranla Afrika'nın en hızlı ve en tehlikeli hayvanıdır.Örneğin bir antilobun boynuna atılıp onu yere çekme yeteneğine sahiptir. Gövdelerine göre küçük kalan başları ve kısa kuyrukları ile ilk bakışta ürkütücü gözükseler de görünüşleri kesinlikle etkileyicidir. Renkleri kum renginden koyu kahveye kadar değişir. Evcilleştirlebilirler.

30 Mayıs 2015 Cumartesi

Proboscis Maymunu

Proboscis maymunu aynı zamanda uzun burunlu maymun olarak da bilinir. Bu maymun türünün en belirgin özelliklerinden biri erkeklerinin burunlarının oldukça uzun (7inch) olmasıdır. Bu burunlar hem çiftleşmede hem de uyarı çağrılarını genişletmek amacıyla oluşturulan bir çınlama çemberi olarak kullanılmaktadırlar. Herhangi bir nedenle huzursuz olursa maymunun burnu kanla dolar ve çıkardığı sesler daha gür ve belirgin bir hale gelir.

Erkek maymunlar dişilere nazaran çok daha büyüktürler ve boyutları 72 cm’i bulabilir kuyruğu ile bu uzunluk 75 cm’e kadar çıkar kiloları ise yaklaşık 25 kg’dır. Dişi maymunlar ise 60 cm uzunlukta ve 12 kg ağırlıktadırlar. Proboscis maymunları boyut olarak dişi ve erkek arasındaki farkın en belirgin olduğu maymun türüdür.

Proboscis maymununun aynı zamanda çok büyük bir midesi vardır. Sindirim sistemi kompartmanlara ayrılmıştır; bu kompartmanlarda bulunan bakteriler selülözü sindirir ve yapraklarda bulunan toksinleri etkisiz hale getirirler. Bu sayede maymun yaprak yiyebilir. Proboscis maymununun midesi tüm vücudunun dörtte birini oluşturur. Bu benzersiz sindirim sisteminin yan etkisi ise olgunlaşmış meyveleri sindiremiyor olmasıdır; bu nedenle proboscis maymununun diyetini tohum yaprak ve olgunlaşmamış meyveler oluşturur.

29 Mayıs 2015 Cuma

DOBERMAN




Temel Özellikleri
Doberman kaslı ve son derece zarif bir köpektir. Erkek ve dişiler arasında mizaç farkı vardır. Dişiler, aileye karşı sakin, duyarlı ve duygulu, ancak yabancılara karşı kuşkucudur. Erkek, son derece zeki, ancak aceleci ve genellikle saldırgandır. Bu nedenle enerjik bir efendi tarafından yönetilmesi gerekir. "Kötü doberman yoktur, kötü doberman sahibi vardır!" sözü buradan gelir.

Doberman'ın kişiliği 2 yaşından sonra da gelişmeye devam eder. Bununla birlikte köpek 10-12 aylıkken sıkı eğitime başlanmalıdır. Bazı dobermanlar oldukça uzun yaşayabilir.

Neler Yapar?
Bekçi ve muhafız köpeği olarak kullanılan Doberman, yüz yılı aşkın bir süredir bu görevleri yerine getirmeyi sürdürmüştür.

Polis köpeği olarak, orduda (Deniz kuvvetleri Doberman'ı pusu bulma işinde kullanmıştır.) ve her türlü endüstriyel tesisin korumasında kullanılmıştır. Dişiler, erkeklere nazaran apartman hayatına daha kolay uyum sağlar, ancak her iki cinsin de günlük sinirsel enerjilerini boşaltmaları gerekir.

Kökeni
Göreceli olarak yakın bir zamanda oluşmuş bir köpek cinsidir. Great Dane, Alman çoban Köpeği, Rottweiler ve Pinscher'in muhtemelen Beauceron ve İngiliz Tazısı'yla çiftleştirilmesiyle 1860'da Almanya'da geliştirilmiştir.

Bu karışımın yaratıcısı Lois Doberman, aslında bir Alman vergi tahsildarıydı. Doberman, mesleği gereği haydutların bulunduğu bölgelere sık sık ziyaret ediyordu. Gerektiğinde saldırabilecek nitleikte bir bekçi ve muhafız köpeği elde etmeye karar verdi. üreticisinin adını taşıyan (Kısaca n harfiyle anılıyordu!) Doberman, ilk kez 1876 yılında bir köpek gösterisinde sergilendi ve büyük başarı kazandı.

27 Mayıs 2015 Çarşamba

Örümcek maymunugiller


Örümcek maymunugiller (Atelidae)
Yeni dünya maymunları grubundan bir primat familyası.Orta ve Güney amerika'da yaşarlar. Familyanın 25 türü beş cinse ayrılır:örümcek maymunu  (Ateles), yünlü örümcek maymunu (Brachyteles), yünlü örümcek (Lagothrix),sarı kuyruklu yünlü maymun (Oreonax) ve ulayan maymun (Alouatta).
Özellikleri
Örümcek maymunugillerin boyu 30 - 80 cm (kuyruk 90 cm'ye kadar), ve ağırlıkları 5 - 15 Kg arası değişir. En büyükleri örümcek - ve ulayan maymun cinsine ait türler, aynı zamanda Amerika kıtasının en büyük maymunlarıdır. Erkek bireyler dişilerden daha büyük ve ağırdır. Renkleri gri, kırmızı, kahverengi ve siyah tonları arası değişir. Kollar ve bacaklar gayet uzun, eller kanca şeklini almış ve başparmak geriye doğru evrimselleşmiş (kısalmıştır). Kuyruk vücutun uzunluğundadır. Ağızlarında 36 dişleri olur. Bazı türlerde dişinin penis'e benzer birklitorisi vardır.
Yaşam şekli
Örümcek maymunugiller ağaçta yaşayan, gündüz faal maymunlardır, nadir yere inerler.Dalların arasında dört ayak üzerinde yürür veya daldan dala kollarıyla tutunup, sallanıp, atlamayla ilerlerler. Bu ilerleme yöntemi ile, yakından akraba olmadıkları gibongiller andırırlar.
Sayısı 100 bireye kadar varabilen gruplar içinde yaşarlar. Bu grup yem arayışında bazen daha küçük gruplara bölünür. Grup içinde yaşam -diğer maymunlarla karşılaştırıldığında- gayet barışçıldır.
İletişim sesli bağırışlar ile gerçekleşir. Böylece diğer grupların fazla yaklaşmaması sağlanır veya gruba ait bireyler aranır. Uluyan maymun cinsinin boğaz anatomisi hatta çok daha sesli bağırmaya yönelik gelişmiştir.

Beslenme 

Yünlü maymunlar meyve ile beslenir
Örümcek maymunugiller hepçildir, ancak beslenmenin bitkisel ve hayvansal oranı mevsim şartlarına göre değişir. Uluyan maymun ve örümcek maymunu cinsleri yaprak ile beslenir. Yünlü maymun ve yünlü örümcek maymunu cinsleri ise çoğunlukla meyve ile beslenir. Ayrıca çiçek, çekirdek ve başka bitki bölümleri ile de beslenirler. Daha az bir ölçüde böcek ve diğer küçük hayvanları da yerler.

Üreme

Örümcek maymunugiller çok seyrek üredikleri ile de dikkati çeker; sadece her iki yılda bir, 6 - 8 ay süren gebelikten sonra tek bir yavru doğar. Yavrunun bakımı neredeyse tamamen dişinin görevidir. Bir iki yıl içinde sütü bırakır ve 4 - 7 yıl içinde ergenleşirler. İnsan himayesinde bulunanlar 20 - 30 yıl yaşa

26 Mayıs 2015 Salı

Beyaz kaplan

Beyaz kaplan
Bir kedi türü olan kaplanların bir alt çeşididir. Bu kaplanlara genellikle kar kaplanı da denmektedir.
Açık renk bir pigmentasyonun sebebi, yavrunun her iki taraftan da resesif geni almasıdır. Pembe burun, pembe patiler, gri beyaz alacalı surat, buz mavisi gözler, beyaz-krem rengi arası bir kürk ve üzerindeki siyah-gri-kahverengi şeritler. beyaz kaplanlar, turuncu olanlarla çiftleşebilir ancak yavrular resesif gen açısından heterozigot olacak ve tuyleri turuncu olacaktır... bunu tek istisnası, çiftleşilen turuncu kaplan da bir heterozigot ise, bu durumda yavru, %50 ihtimalle çift resesif gene sahip olup beyaz olabilecektir. Turuncu renkli normal pigmantasyonu kaplanlarla karşılaştırıldığında, beyaz kaplanların hem doğumda hem de ilerki devrelerde turuncu kaplanlardan daha iri oldukları gözlemlenmiş.
Beyaz kaplanlar çok büyük bir ihtimalle bengal kaplanlarından çıkmaktadır. Hatta hindistanda bu kaplanlara, royal bengalveya hint kaplanı panthera tigris tigris denmektedir. Beyaz pigmentasyon, az da olsa esaret altındaki sibirya kaplanlarındapanthera tigris altaica da görülebilir. Bu kaplanlar her ne kadar resesif gene sahip olsalar da bazilarinin dusundugu gibi albino değildirler
.